Sabah Esra'nın yatak keyfi seslerine uyandım. Uyanınca hemen inmez yataktan bi sağa bi sola keyif yapar ayısıyla... O kalkana kadar yatağı toplayıp üstümü değiştirmekti amacım...Tam örtüyü serdim arkamı döndüm ve bu manzarayla karşılaştım...
Aslında emziği bırakmıştık...Ama babamızın iki yaş gece ağlamalarına sabrı olmadığından tıkıverdi ağzına...Tekrar başa dönmüş olduk :(( Neyse konuyu dağıtmıyayım. Ağzındaki kırmızı olan kayıptı ve Esra'yı emziksiz uyutmak epey zor oluyordu... Bir ara kapının kapandığını duydum, az sonra elinde emzikle babamız çıkageldi...Dayanamamış yeni emzik almaya gitmiş... Neyse bizim pembe kuş sabah kalkınca kayıp emziği bulmuş ( nereye attığını bir Allah bir o biliyo zaten) Tacını takmış ve bu durumda gelmiş... Allahım gülsem mi ne yapsam bilemedim. Allahtan makine elimin altındaydı da çekiverdim bu anı...İlerde çocukları olup da onlara kızdı mı bu fotoyla şantaj yapmayı planlıyorum. Kızma torunlarıma yoksa bu fotoyu poster yapar evinin duvarına asar rezil ederim seni diyeceğim :))))
Bugün doktor amcamıza gittik, kansızlığımız geçmiş mi ona baktırdık... Büyüdükçe başlarına geleceği daha iyi anlıyolar sanırım ki beş kişi zor tuttuk ki kan alınsın.Kendini kastıkça damarlar daha da kayboldu... Çok zor da olsa aldırdık kanımızı. Çok şükür ki kansızlık sorunumuz ortadan kalkmış...
Kan yapan tüm besinleri reddettiği aksi gibi sütü de bol içtiği için ümitli değildim sonuçlardan... Neyse ki çok iyi çıktı değerler...Bu sonuç galiba keçiboynuzu tozunun eseri....Sevgili Serap bu nimetle beni tanıştırdığın için teşekkürler...
Bu arada kalitesinde hiçbir değişiklik olmadığı halde gün geçtikçe zamlanan, soyguncu kıvamına gelmek üzere olan hastanemize de selamlar...Hastaneye yapılan ek binanın inşaatı için mi bu zamlar bilemiyorum Allah o hastanede yatan hastaların ve yakınlarının cüzdanlarına kuvvet versin...
Pek memnun kaldığımız doktorlarının hatırına isim vermiyorum...